Kullanmayı pek sevmediğim bir kelime zorluk. Ama hayatımda yaşamadığım, kendisiyle tanışmadığımız, aynı ortamlarda sık sık bulunmadığımız anlamına elbette ki gelmiyor.
Her şeyin;
önce insan zihninde; düşüncede,
sonra bu düşünceleri ifade edecek kelimeler aracılığıyla; dilde yaratıldığının kabul ederek başlamalı.
Kullandığımız dilin gerçekleşecek deneyimlerimize yani geleceğimize nasıl etkisi olduğunu daha net fark edebiliriz bu sayede de belki. Dolayısı ile sadece kendimizi koşullandırmamak adına bile bu olumsuz kelimeyi sahiplenmemeyi, yerine olumlusuyla duyguyu tariflemeyi daha çok seviyorum sanırım. Örneğin “çok da kolay geçmiyor günler” gibi. Çünkü kolay, emeksiz bir şey de yok zaten diyerek, insan kendine dertlerde eşsiz olmadığını hatırlatmış oluyor bir nevi ve mücadeleyle yola devam etmeye çalışabiliyor bu sayede. Olumlamalar yaparak, olumlu düşünerek yaşamak birazda bu demek aslında. Zorluk yok demek değil ama kolay olan yanını kendine gösterebilmenin yolunu aramak, bulmak aslolan.
İfadelerimizde enerjimizi kaybetmemek, mağduriyetlerimizi taçlandırmamak, kurbanlığa düşmemek için şükrü dilimizden düşürmeden yaşamanın ve kavramların bütünseliyle yani “olumlu zıttı” ile ifade etmenin hissettirdiği ferahlık paha biçilmez. O yüzden zihnimizden geçenlere, dilimizden seslendirdiklerimize biraz özen göstermenin sonucunda göreceksiniz daha güçlü hissedeceksiniz kendinizi.
Bugün dünya ruh sağlığı günü! Beden sağlığımız kadar ruh ve zihin sağlığımız da bütünsel yaşamımızı dengede sürdürebilmek için çok önemli.
Bu vesile ile günlük yaşamımıza zor dediğimiz, bize stres ve kaygı yaratan şeyleri önce fark edip, ama onları yok etmeye dair bir çabayla değil, insani duygular olduğunu ve hepsinin varlığını kabul ederek, sonra yönetmenin kaynaklarını bulmaya gayret göstererek hayatımızda fark yaratabiliriz. O zaman bugün hem kendimizin hem de yaşam çemberimizde iletişimde olduğumuz herkes için de bir farkındalık günü olsun mu?
Senin yaşadığın ve kolay olmayan şeylerin neler?
Sağlıcakla
Aynur Görmüş
